Siyonistler dünyaya hâkim mi?

Yazar: Kemal Özer

Pek çok kimsede, Yahudilerin özelde de ‘Siyonistlerin çok güçlü olduğu’ dolayısıyla da ‘dünyanın her yerinde dilediklerini yapabilme imkânına sahip oldukları’ kanaati var.

Eğer Siyonist Yahudiler dünyada her arzu ettiklerini yapabiliyor olsalardı, Siyonist baron Rothschild’in kuruculuğunu ve ev sahipliğini yaptığı Davos’ta, İsrail’e “one minute” çekmiş Erdoğan, bugün iktidarda kalamazdı.

Cumhurbaşkanı olamazdı -maazallah- hayatta bile kalamazdı.

Her türlü tezgâha müracaat ettiler, ama Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı iktidardan düşüremediler, bilakis Cumhurbaşkanlığı’na yükseldi.

Türkiye’nin eline koluna kelepçe takmak istediler, başaramadılar.

Büyümesine engellemeye çalıştılar, ellerine yüzlerine bulaştırdılar.

Gezi talanını organize ettiler, yine sonuç elde edemediler.

FETÖ/Paralelciler üzerinden darbe yapmaya kalktılar, ellerinde patladı.

DHKP-c terörünü devreye soktular, olmadı.

Mısır ve Suriye’de kendi yaptıkları alçaklık üzerinden saldırdılar, tutmadı.

IŞİD yalanına müracaat ettiler ve etmeye devam ediyorlar.

Bütün bu şeytanlığı İsrail’in Sözcü’sü, baronların Can Dündar’ı ve Almanların Aydın Doğan’ı hariç kimse yemedi.

“Kobani” üzerinden PKK/HDP/YPG dil ve silah terörünü devreye soktular, ülkeyi karıştıramadılar.

Siyonist Yahudiler Türkiye’yi karanlık günlere döndürmek ve Erdoğan’ı iktidardan uzaklaştırmak için var güçleriyle savaşıyorlar, ancak başarabildikleri tek şey, AK Parti’nin oyunu düşürmek…

Üstelik bu sonuçtaki yegâne başarı onlara ait değil…

Aksine iktidarın eksiklikleri, yanlış seçim stratejisi ve aday tercihleri, gençleri ihmal etmesi, açılım politikasına yönelik milliyetçi damar tepkisi önemli bir paya sahip.

Baronların başarılı olduğu bir başka nokta ise, HDP/PKK’yı barajı aştırmak için Marksist/Ateist cenah ile Kürt milliyetçilerine koalisyon yaptırabilmeleri.

Özetle diyebiliriz ki, AK Parti’nin oyunun azalmasının en önemli nedeni: Maddi dünyamızı imar ederken, mânâ âlemimizi ihmal etmesi. Bu netice de, AK Parti için ilahi bir ikaz, anlayabilirlerse tabi.

Demek ki, kim hangi planı yaparsa yapsın, her istediğini istediği zaman icra edemiyor.

Ellerindeki tüm araçlarıyla hükmetseler, Allah dilemedikçe başaramazlar.

Elbette Allah çalışana çalıştığı kadarını verir. Bu küfür âlemi için de geçerli.

Netice itibariyle, Siyonist Yahudiler ile bilinç ve kültür olarak Yahudileşmiş İngiliz, Alman, Fransız ve Amerikalıların gücü ne olursa olsun, her planlarını icra edemiyorlar.

Tüm güçlerini seferber etseler de, hesaplamadıkları bir kum tanesi gözlerini karartıyor, bir plan hatası tüm enerjilerini yok ediyor.

İşte IŞİD’i kuran ve işleten İngiliz MI6’in ipliğinin bir bir pazara çıkması gibi.

Batının, batılın, Masonların, Bilderbergcilerin, şer odaklarının, teröristin, kapitalistin, liberalin, İran’ın ve dahi tüm küresel odakların ne düşündüğü ve ne yapmak istediği son derece önemli ve bunu bilmeye mecburuz.

Bilmeden önlem alamayız. Biz yazılarımızda onları anlatırken güçlerinden dolayı korkmamız için değil, aksine önlem alınmasına dönük uyarılar yapıyoruz.

‘Biliniz ve ördükleri pis ağa düşürünüz onları’ diyoruz.

Yine diyoruz ki, Müslümanlar birlik olursanız, tıpkı Hayber zaferinde olduğu üzere “Yahudi Sorunu”nun hiçbir önemi kalmaz.

Bir cevap yazın

*

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.